logo

1 Ocak 2017 Pazar

“Yeni” bir yıl temennisi

2017'nin “yeni” bir yıl olması için 2016'da yaptığımızdan daha kuvvetli bir biçimde takım elbiseli IŞİD iktidarından kurtulmak için omuz omuza mücadele etmeliyiz.

2017'nin ilk saatlerinde, Suriye'yi cehenneme çeviren yobaz yamyam çetelerinin siyasi akrabalarının onlarca canımızı alması, biz müdahale etmediğimiz sürece “yeni” bir yılın yaşanamayacağını gösterdi. 2017'nin Türkiyesi'nde Saray Faşizmi'nden kurtulmaya çalışmak bir “tercih” olmaktan çıkıp, zorunluluk haline geldi.

Peki Saray'dan nasıl kurtulabiliriz ya da Saray'dan kurtulmak için neler yapmalıyız? Sorunun çok gizemli bir yanıtı yok: 2013 Haziran ayında ne yaptıysak aynısını daha bilinçli ve daha örgütlü yapmalıyız.

“UZUN” VE “KISA” YIL

Türkiye Komünist Partisi Merkez Komite Üyesi Metin Çulhaoğlu, 29 Ocak 2012 tarihinde yaptığı konuşmasında “uzun yüzyıl” ve “kısa yüzyıl” tanımlarını kullanmıştır. (1) Metin Çulhaoğlu bu kavramları şöyle açıklamıştı: “Aslında adı üstünde yüzyıl, yüz yıllık bir zaman kesitinden oluşur rakam olarak, takvim olarak. Ama toplumların tarihine, toplumların gelişimine insanların özlemlerine beklentilerine, mücadelelerine, devrimlere ve karşıdevrimlere bakıtğımızda bazı yüzyılların yüz yıldan daha uzun, bazı yüzyılların ise yüz yıldan daha kısa sürdüğünü görürüz

Bu tanımlama ışığında baktığımızda, takvim olarak geride bıraktığımız 2016 yılının bir “uzun yıl” olduğunu söyleyebiliriz. 2016 yılı, siyasi olarak 5 Haziran 2015 tarihinde HDP'nin seçim mitingine yönelik katliam saldırısıyla başlamıştır. O günden bugüne, sıkışan Saray Faşizmi'nin imdadına ülkemizin her yerinde patlayan bombalar ve kitlesel katliamlar koşmuştur. Bu katliamların sonuncusu da sabaha karşı Ortaköy'de yaşandı.

YA “HAZİRAN TÜRKİYESİ” YA DA “YENİ OSMANLI”

Tablo nettir: “Türkiye'yi böldürtmeyeceğiz” diye nara atan Saray Faşizmi, Türkiye halkını bölmüştür. 7 Temmuz 1993'te Madımak'ı yakanların avukatları takım elbiseleriyle bir IŞİD iktidarı kurmuşlardır. İktidarda kalmak için de kendisinden olmayan herkese katliamlar uygulamak zorundadır.

Bu tablonun karşısında ise “Taksim Komünü”nü ve Haziran Direnişi'ni var etmiş, Türkiye'nin parlayan aydınlık yüzleri var.

Ülkemiz yoluna ya “Haziran Türkiyesi” olarak ya da “Yeni Osmanlı” olarak devam edecek. Buna, “boyun eğmiyoruz” diyenler, “Saltanata teslim olmayacağız” diyenler karar verecek.

Yeni Osmanlı”ya dur diyebilmek için önümüzdeki ilk fırsat Anayasa Referandumu. Halkımızın padişahlık heveslilerine, “Huysuzlanma padişahım, senden büyük Allah var” demesi için şimdiden harekete geçip Referandum'dan “Hayır” çıkmasını sağlamalıyız.

Referandum bir başlangıç: Yapabiliriz, birlikte başarabiliriz!

(1) 29 Ocak 2012 - Ankara Arena Spor Salonu: TKP MK Üyesi Metin Çulhaoğlu

Soner Bahadır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder