UEFA Başkanı Michel Platini, Fenerbahçe’nin yaptığı iddia
edilen şike için Türkiye Futbol Federasyonu’na, Türkiye Milli Takımı’na ve
ülkemiz futboluna ciddi eleştirilerde hatta tehditlerde bulunmuştu. Dün oynanan
Galatasaray – Trabzonspor maçının hakemi Cüneyt Çakır’ın ilk yarıdaki akıllara
ziyan kararlarını gören Platini aynı şekilde eleşirilerde hatta tehditlerde
bulunacak mı merak ediyorum.
Herşeye rağmen Galatasaray, özellikle Mehmet Batdal’ın
oyuna girmesinden sonra girdiği pozisyonları değerlendirebilse hele de
uzatmalarda Batdal’ın şutu kaleci Tolga’dan dönmese 3 puanı alabilirdi.
Galatasaray, şampiyonluk marşlarını erken çalmaya
başladı. Son 2 maçta takımda 9 puan farkla önde olmanın fena bir rehaveti
vardı. Fenerbahçe ve Trabzonspor maçları birbirinin kopyaları gibiydi. Aradaki
fark yalnızca rakipti...
Golde 3 hata
Maçın FIFA Kokartlı hakemi Cüneyt Çakır hakikaten
akıllara ziyan bir ilk yarı yönetti. Devre arasında kendisine gelen Çakır,
ikinci devrede maçı normalleştirmeyi başardı.
Maçın başında kartlarla maçı kontrol altına almak
tartışılabilir bir tercih meselesidir. Fakat Trabzonspor’un attığı gol tam bir
“serbest atış nasıl kullandırılmaz” eğitim videosu olacak cinstendi. Golde
hakem açısından 3 tane bariz hata vardı: 1)Hakem düdük çalmadan serbest vuruş
kullanıldı. 2)Serbest vuruş kullanılırken hakem topa değil, pozisyona itiraz
eden Galatasaraylı futbolculara bakıyordu. 3)Serbest vuruşun kullanıldığı
bölge, faulün yapıldığı yerden ilerde. (Galatasaray savunmasının gol pozisyonundaki
facia dizilişi ayrı mesele tabii...)
Necati & Baros olmadı
Fenerbahçe maçında olduğu gibi 20’li dakikaların 2.
yarısından itibaren, özellikle ikinci devrede Galatasaray etkiliydi. Bu maçın
da Fenerbahçe maçına benzediğini söylemiştim. Ama bu maçta Galatasaray gol yollarında
etkili değildi. Elmander’in olmayışını çok fazla hissetti. Elmanderle başarılı
ikililer oluşturan Necati ve Baros, birbirleriyle aynı uyumu yakalayamadı.
İkilinin birçok pozisyonda birbirlerinin topuna müdahale ettiklerini gördük. Trabzonspor’da
Zokora’nın da savunmaya adeta bir emniyet sübabı gibi yardımcı olmasıyla
Galatasaray’ın hücumları sağlıklı sonuçlanmadı.
Fatih Terim’in değişiklikleri ve “Batdal Gazi”
69. dakikada Galatasaray’ın hücum yollarında istediği
sonucu elde edemediği dönemlerde Necati’nin oyundan alınarak yerine Sabri’nin
sürülmesine cidden anlam veremedim. 75. dakikada Engin Baytar’ın yerine Mehmet
Batdal’ın oyuna girmesi aklıma “Sercan nerde?” sorusunu getirdi. Yine de Batdal
oyuna girdiği andan itibaren Elmander’in top saklama ve dağıtma eksiğini
kapatarak oyuna boyut kattı ve hücumu hareketlendirerek takımını bir çok
pozisyona soktu. Uzatmalarda kendi girdiği pozisyonu gole çevirseydi kahraman
olarak bitirecekti maçı. Olmayınca Galatasaray, “Batdal gazi” oldu...
Soner Bahadır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder