Yüce
Papa XVI.Benedict… Katoliklerin lideri, aynı zamanda da dünyanın herkesçe
tanınan en küçük ülkesinin başkanı.
Görevi,
zamanındaki Müslümanların halifesi gibi dini kollamak, fetvalar vermek vesaire
vesaire. He bir de Vatikan’ın yönetimi. Ki Vatikan’ın nüfusu yerleşik olarak
930’dur.
Papa,
görevlerini iyi ya da kötü olarak yerine getirmektedir. Konu bu değil. Konu;
benim büyük bir hayranlık duyduğum Küba’ya olan ziyareti ve tabii ki Küba’ya
karşı söylemi, önerisi.
Önce
Raul Castro, ardından da Fidel Castro’yu ziyaret etti muhterem Papa. Ve değişim
çağrısında bulundu. Değişimden kasıt, yönetim şeklinde değişiklik, sistemde
değişiklik, idarede değişiklik… Katolik Hıristiyanlarının lideri, gidip Küba’ya
değişim öneriyor. Peki ya ne alaka? Aslında bir alaka var işte!
Küba’ya çok çok kısaca göz
atalım: Küba’da eğitim parasız, sağlık hizmetleri parasız. Ticarette dış
partneri Çin Halk Cumhuriyeti. Amerika’ya her defasında posta koyan Hugo Chávez
iktidarındaki Venezuela en sıkı müttefiki. Maksat aydınlanmak, aydınlatmaksa
eğer, işte tam da bu veriler ve politka, bazı kimselerin canını sıkıyor
olabilir.
Alaka
budur işte! Çıkar çatışması... Hem de Küba’ya ayak bastığında binlerce kişi
tarafından selamlanan Papa’nın da artık el attığı, Papa tarafından yönlendirilen,
Papa tarafından allanıp pullanan, Papa tarafından hegemonya oluşturulan…
Bu kısa
ve öz bir yazıdır. Katoliklerin liderinin de nelere karıştığına dair bilgilendirme
amacı taşır. Bir din, daha doğrusu en çok kabullenilmiş mezhebin lideri,
yönetim şeklinin değişmesi konusunda görüş bildiriyor. Fazlasıyla isabetli bir
zarar verme hamlesi. Tebrik etmek gerekir yapanı. Ama yapandan çok talebi
reddeden Fidel-Raul kardeşleri tebrik etmek gerekir. Helal olsun!
Hilafetin
hala var olduğunu ve örneğin Suudi Arabistan’da bulunduğundu düşünün. Ve bizim
de Kemalist bir siyaset izlediğimizi var sayın. Halife kalkıp “Yönetim
sisteminizi değiştirin!” derse, halkın çoğunun Müslüman ve düşük tahsilli
olduğu bir ülkede çıkacak karışıklığı bir hayal edin. Ne demek istediğimi
herkes anlamıştır.
Herkes
kendi işini yapsın. Küba’dan bahsediyoruz. Yani halk iradesinin olduğu bir
devletten. Sen bırak onlar kendi kendini yönetir. Herkes kendi işine…
Ah şu
din bir kere de olsa kullanılmasa be… Gerek afyon gerek hegemonya olarak…
Uğur
Mutlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder