logo

30 Ağustos 2012 Perşembe

Saraçoğlu’na düşen “Yıldırım” anons!

Super Toto Super Lig’in 2. haftasına Aziz Yıldırım’ın mikrofonu eline alıp seyircisinin tezahüratına anons kolonlarından cevap vermesi damgasını vurdu. PFDK ise bu anonsu “anons sistemini statüye aykırı kullanma” olarak değerlendirip cezalandırdı.


Fenerbahçe, “cezası sebebiyle” kendi stadında yalnızca “kadın ve çocuk seyircilerinin” önünde Gazianntepspor ile karşılaştı. Maça Fenerbahçe, “Profesör” lakaplı yıldızı Alex’siz başladı. Maçın 70. dakikasında Fenerbahçe seyircileri, takımlarının 32. dakikada Mehmet Topal’ın attığı golle 1-0 önde olmasını bırakıp “Aykut söyle, Alex nerede?” diye tezahürat yapmaya başladı. Bu beklenmeyen anonsun ardından daha da beklenmeyen bir olay gerçekleşti ve maçın 74. dakikasında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım eline mikrofonu alıp “Ben Aziz Yıldırım. Yanlış yapıyorsunuz. Aykut hocanıza sahip çıkın. Bu çocuklara yanlış yapmayın. 4 sene önce siz Alex’in aleyhine bağırmıştınız” diyerek kendi taraftarlarını azarladı.

Öncelikle Fenerbahçe taraftarının neden 1-0 önde olan takımına destek vermek yerine sahada olmayan bir oyuncu için teknik direktöründen hesap sorar? Taraftar, teknik direktörden hesap soramaz mı? Sorar. Ama takımı sahada 1-0 öndeyken değil! Maçın ardından taraftar grubu aracılığıyla ya da doğrudan sosyal medya aracılığıyla bireysel olarak bu hesap rahatlıkla ve bu biçimde toz kaldırmadan sorulabilir.

Ama bu durum tabii ki Aziz Yıldırım’ın bu yaptığının doğru olduğunu göstermez. Fenerbahçe, ne Aziz Yıldırım’a, ne Aykut Kocaman’a, ne de Alex’e kalır. Fenerbahçe’nin sahibi Fenerbahçe taraftarıdır. O taraftara kimse cevap veremez, kimse azarlayamaz ve kimse “ayar veremez.” Fenerbahçe seyircisinin buna izin vermemesi gerekmektedir. Maçın ortasında böyle bir yanıt vermek, açıkça bu taraftara meydan okumaktır ve taraftarı karşı tarafına almaktır. Buna da kimsenin hakkı yoktur.(1)

Aziz Yıldırım’ın taraftara cevap vermesi ciddi bir sorun, verdiği cevap apayrı bir sorun. Aziz Başkan’ın kullandığı “Bu çocuklara yanlış yapmayın” gibi ifadeler asla bir kulüp başkanlığı gibi bir konuma sahip kişiye yakışmıyor. Bu ifadeler, birbirine meydan okuyan kabadayıların kullanacağı ifadelerdir. Üzerine bir de “4 sene önce siz Alex’in aleyhine bağırmıştınız” diye ayar vermek hiç olmadı sayın Yıldırım. Taraftar, tabii ki beğenmediği oyuncunun aleyhine bağarabilir.

Ama Aziz Yıldırım’ın Alex’in Twitter hesabı ve “Men’s Health” dergisi aracılığıyla Fenerbahçe Yönetimi’ni eleştirmesi üzerine verdiği cevaplar ise son derece yerinde. Kim olursanız olun, bir futbolcu olarak siz 3. mecralar aracılığıyla kulübünüzü eleştirirseniz, başkanınız da çıkar “Twitter’dan konuşmakla olmaz. Burası yeniçeri ocağı değil, Fenerbahçe Kulübü. 4 yıl önce yuhalanırken O’na ben sahip çıktım. Bir maç oynamadı diye küsemez” der.

Aziz Başkan, kulübüne sahip çıkayım derken bence fazla öne geçti. Bir başkan tabii ki antrenörüne sahip çıkar ve bir oyuncusuna yanıt verebilir. Ama bunu yaparken ileriyi düşünmeli ve dengeleri iyi hesaplamalıdır. Bu denge bozulursa hiçbir şey eskisi gibi olmayabilir. Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’nun da söylediği gib o anons sistemi, “taraftarı azarlama sistemi” değildir...

UYARI! : Bu yazı, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’nun verdiği cezanın ardından yeniden düzenlenmiştir.

(1)Tabii ki bu durum, Fenerbahçe taraftarına sonsuz bir serbestiyle istediğini yapma hakkını vermez.      

Soner Bahadır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder