Fenerbahçe, “cezası sebebiyle” kendi stadında yalnızca
“kadın ve çocuk seyircilerinin” önünde Gazianntepspor ile karşılaştı. Maça
Fenerbahçe, “Profesör” lakaplı yıldızı Alex’siz başladı. Maçın 70.
dakikasında Fenerbahçe seyircileri, takımlarının 32. dakikada Mehmet Topal’ın
attığı golle 1-0 önde olmasını bırakıp “Aykut söyle, Alex nerede?” diye
tezahürat yapmaya başladı. Bu beklenmeyen anonsun ardından daha da beklenmeyen
bir olay gerçekleşti ve maçın 74. dakikasında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım
eline mikrofonu alıp “Ben Aziz Yıldırım. Yanlış yapıyorsunuz. Aykut hocanıza
sahip çıkın. Bu çocuklara yanlış yapmayın. 4 sene önce siz Alex’in aleyhine
bağırmıştınız” diyerek kendi taraftarlarını azarladı.
Öncelikle Fenerbahçe taraftarının neden 1-0 önde olan
takımına destek vermek yerine sahada olmayan bir oyuncu için teknik
direktöründen hesap sorar? Taraftar, teknik direktörden hesap soramaz mı?
Sorar. Ama takımı sahada 1-0 öndeyken değil! Maçın ardından taraftar grubu
aracılığıyla ya da doğrudan sosyal medya aracılığıyla bireysel olarak bu hesap
rahatlıkla ve bu biçimde toz kaldırmadan sorulabilir.
Ama bu durum tabii ki Aziz Yıldırım’ın bu yaptığının
doğru olduğunu göstermez. Fenerbahçe, ne Aziz Yıldırım’a, ne Aykut Kocaman’a,
ne de Alex’e kalır. Fenerbahçe’nin sahibi Fenerbahçe taraftarıdır. O taraftara
kimse cevap veremez, kimse azarlayamaz ve kimse “ayar veremez.” Fenerbahçe
seyircisinin buna izin vermemesi gerekmektedir. Maçın ortasında böyle bir yanıt
vermek, açıkça bu taraftara meydan okumaktır ve taraftarı karşı tarafına
almaktır. Buna da kimsenin hakkı yoktur.(1)
Aziz Yıldırım’ın taraftara cevap vermesi ciddi bir sorun,
verdiği cevap apayrı bir sorun. Aziz Başkan’ın kullandığı “Bu çocuklara yanlış
yapmayın” gibi ifadeler asla bir kulüp başkanlığı gibi bir konuma sahip kişiye
yakışmıyor. Bu ifadeler, birbirine meydan okuyan kabadayıların kullanacağı
ifadelerdir. Üzerine bir de “4 sene önce siz Alex’in aleyhine bağırmıştınız”
diye ayar vermek hiç olmadı sayın Yıldırım. Taraftar, tabii ki beğenmediği
oyuncunun aleyhine bağarabilir.
Ama Aziz Yıldırım’ın Alex’in Twitter hesabı ve “Men’s
Health” dergisi aracılığıyla Fenerbahçe Yönetimi’ni eleştirmesi üzerine verdiği
cevaplar ise son derece yerinde. Kim olursanız olun, bir futbolcu olarak siz 3.
mecralar aracılığıyla kulübünüzü eleştirirseniz, başkanınız da çıkar “Twitter’dan
konuşmakla olmaz. Burası yeniçeri ocağı değil, Fenerbahçe Kulübü. 4 yıl önce
yuhalanırken O’na ben sahip çıktım. Bir maç oynamadı diye küsemez” der.
Aziz Başkan, kulübüne sahip çıkayım derken bence fazla
öne geçti. Bir başkan tabii ki antrenörüne sahip çıkar ve bir oyuncusuna yanıt
verebilir. Ama bunu yaparken ileriyi düşünmeli ve dengeleri iyi hesaplamalıdır.
Bu denge bozulursa hiçbir şey eskisi gibi olmayabilir. Profesyonel Futbol
Disiplin Kurulu’nun da söylediği gib o anons sistemi, “taraftarı azarlama
sistemi” değildir...
UYARI! : Bu yazı, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’nun
verdiği cezanın ardından yeniden düzenlenmiştir.
(1)Tabii ki bu durum, Fenerbahçe taraftarına sonsuz bir
serbestiyle istediğini yapma hakkını vermez.
Soner Bahadır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder