“Klasik” bir El Classico

Son yıllarda klasikleşen seyirde geçen maçta Barcelona, kendi sahasında Real Madrid’i 3-2 yenerek İspanya Süper Kupası 1. Maçı’nı kazandı. Maçta dikkat çeken nokta ise Barcelona’nın stoperi Pique’nin, efsane stoper Lothar Matthaus gibi topu oyuna sokup hücüm sahasında atakların yönlendirilmesindeki katkısıydı. Victor Valdes ise futbolun 90 dakikalık bir oyun olduğunu bir kez daha ispatladı.

Karşılaşma, son yıllarda klasik haline geldiği üzere kısa süreli Real Madrid çıkışları dışında topun Barcelona’da olduğu bir seyirde geçti. İlk yarı son derece sıkıcıydı. O kadar ki, ilk yarının sonlarına doğru, öğle saatlerinde aldığım ve bitiremediğim gazetenin sayfalarını kurcalamaya başladım! Sıkıcı bu yarı 0-0 sonuçlandı.

İkinci yarı, iki takımın da hem oyunun seyrine hem de skora razı olmadığını gösteren emarelerle başladı. İlk yarıda sol kanatta oynayan ve etkisiz bir performans sergileyen Pedro, Barcelona’nın yeni teknik direktörü tarafından sağ kanada çekildi. İki takımın dünyaca ünlü yıldızları Lionel Messi ve Christiano Ronaldo da ilk yarıdakinden daha istekli ve etkinlerdi.

Nitekim bu durum çok geçmeden maçın skoruna yansıdı. 55. dakikada Mesut Özil’in sağ köşe gönderinden kullandığı köşe vuruşuna bütün Barcelona savunmasının üzerinden uçarak kafayı vuran Ronaldo, takımını 1-0 öne geçirdi.

Lâkin, Star TV’de maçı anlatan Sunucu Ertem Şener’in ifadesiyle “Real Madrid gölün sarhoşluğunu ve coşkusunu yaşarken” 56. dakikada Mascherano’nun, ikinci yarıda sağ kanada geçen Pedro’yu , sol kanattan Real Madrid savunmasının arkasına kontra bir top atarak kaçırması sonucunda Pedro güzel bir vuruşla skoru eşitledi.

Bu dakikadan sonra maçın direksiyonu hafiften  Barcelona’ya geçti. Real Madrid’in geriye yaslanmasıyla iyice bastıran Barca, 70. dakikada Iniesta’yı savunmanın arkasına kaçırdı ve Sergio Ramos’un hakeme göre penaltı olan ama bana göre devam edilmesi gereken ama penaltı verdiği için de hakemi eleştiremeyeceğim müdahalesi sonucu Iniesta yerde kaldı. Barcelona’ya penaltı kazandıran bu pozisyon, Barca’ya karşı asla geriye yaslanılmayacağını gösterdi. Messi ise takımını öne geçiren golü attı.

Öne geçmesiyle birlikte Barcelona seyircisinin de desteği arttı. Seyircisini arkasına alan Barca, Real’i iyice sıkıştırmaya başladı ve 79. dakikada Iniesta-Xavi Limited Şirketi, farkı ikiye çıkardı.

Farkın ikiye çıkması Valdes’in biraz rehavete kapılmasına sebep olmuşa benziyor. 79. dakikada, skora iyice sinirlenen Christiano Ronaldo’nun sürüklediği atağı kesen Barcelona savunmasından seken top, Kaleci Valdes’e geldi. Valdes ise topu oyuna sokmak yerine topu kale sahasında ayağında geveleyince ikinci yarıda oyuna giren Di Maria, topu kaptı ve farkı bire indirdi ve skoru belirledi.

Maçı Barcelona kazanmış olsa da kendi sahasında 2 gol yemiş olması ve yalnızca 1 farkla galip gelmiş olması bu galibiyeti önemli bir avantaja çevirmiyor. Real Madrid’in haftaya Santiago Barnabeu’da oynanacak maçtan 1-0’lık galibiyetle bile çıkması kupayı kazanmasına yetecek. Heyecanlı final için önümüzdeki haftayı bekleyeceğiz...

Soner Bahadır