logo

25 Eylül 2011 Pazar

Suç ve Ceza’da Açılış Günü


İstanbul(SAHA) – Suç ve Ceza Film Festivali’nin açılış etkinlikleri dün yapıldı. Etkinliklerde Kültür Bakanı Ertuğrul Günay da yer aldı. 

İstanbul Üniversitesi(İÜ) Hukuk Fakültesi ile Başakşehir Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği ve Türkiye’deki darbeleri konu alan 1. Uluslarası Suç ve Ceza Film Festivali’nin açılış etkinlikleri dün yapıldı. İÜ Rektörlük binasında gerçekleşen açılış etkinliklerinde önce bir panel gerçekleştirildi ardından bir açılış töreni yapıldı.

Açılış Töreni

Festivalin açılış töreninde Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, İÜ Hukuk Fakültesi Dekanı ve Festival Başkanı Prof. Dr. Adem Sözüer ve Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal birer konuşma yaptı.

Ertuğrul Günay, İÜ Hukuk Fakültesi mezunu olduğunu hatırlattarak konuşmasına başladı. “Darbecilerin en büyük destekçileri hukukçular olmuştur” diyen Günay, “İÜ, yüzleşmeyi temel konu alan bir film festivali yapıyorsa çok yol katedilmiştir” diyerek festivali ne kadar önemli bulduğunu dile getirdi.

Prof. Dr. Ahmet Cevar Acar, Suç ve Ceza Film Festivali’nin yalnızca film gösterimi yapılan bir etkinlik değil; bilimsel ve akademik çalışmaların yer aldığı ciddi bir çalışma olduğuna işaret etti.

Prof. Dr. Adem Sözüer, bu festivalin bir ilk olduğunu dile getirdi ve sinema aracılığıyla geçmişle yüzleşerek geleceği iyi analiz etmeyi amaçladıklarını söyledi.

Mevlüt Uysal ise bundan sonra darbelerin yaşanmaması için bu tür festivallerin daha çok desteklenmesi gerektiğini dile getirdi.  

Açılış Paneli

Aynı gün açılış törenini yanı sıra “Hukuki Perspektif’ten Türkiye’de Darbeler” isimli açılış paneli de yapıldı. Yöneticiliğini Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akif Aydın’ın yaptığı panelde konuşmacı olarak ise İÜ Hukuk Fakültesi Hukuk Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fethi Gedikli ve Erzincan Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihat Bulut panelde yer aldı.

Prof. Dr. Fethi Gedikli konuşmasında 1617’den sonra 13 padişahın zorla yönetimden uzaklaştırıldığını, bu dönemden sonra ortalama hükümdar süresi 13 yıl iken bu dönemden önce 20 yılı aştığını söyledi. Gedikli 1617 yılından sonra doğal padişah değişimi sayısının da 9 olduğuna dikkat çekti. Vaka-i Hayriye ve Rus Çarı 1.Petro’nun ordudaki revizyonu arasında benzerlik kuran Gedikli, 1. Petro’nun ordu üzerinde kurduğu hakimiyetin Osmanlı’da kalıcı olmadığını söyledi. Prof. Dr. Fethi Gedikli son olarak, Yeniçeri Ocağı’nı “statükonun savunucusu” olarak tanımladı ve Osmanlı’da Yeniçeri Ocağı’nın üstlendiği rolü Cumhuriyet döneminde TSK’nin üstlendiği yorumunu yaptı.

Prof. Dr Nihat Bulut ise konuşmasında darbe anayasalarını “darbelerin ürünü” olarak tanımladı ve darbeleri bir sistemi ortaya koyma çabası olarak açıkladı. Bulut, 12 Eylül 1980 Darbesi’nin “devletin otoritesinin sarsıldığı” düşüncesine dayandığını ve “bireyi topluma karşı koruma” amacıyla yapıldığını öne sürdü. 1982 Anayasası’nın devleti bir “güvenlik devleti” olarak örgütlediğini söyledi. 1980 Darbesi iktidarının devlet yapılanmasını İngiliz felsefeci Thomas Hobbes’un "Leviathan" adlı eserinde ortaya koyduğu devlet yapısına benzeten Prof. Bulut, bu iktidarın kendisinden önceki dönemi güvenliğin olmadığı bir kaos dönemi olarak tanımladığını söyledi. Nihat Bulut ayrıca, Türk toplumunda devletin bireye üstünlüğü düşüncesinin geleneksel bir düşünce olduğunu, 1982 Anayasası’nın bu düşüncenin en üst noktası olduğunu söyledi. Aynı zamanda bu anayasanın henüz giriş bölümünden itibaren tekçi bir zihniyetin ürünü olduğunu iddia etti. Dünya’daki anayasal hareketlerin bireyleri devlete karşı güçlendirmek amacıyla yapıldığını fakat 1982 Anayasası’nın bu amaca ters bir doğrultuda çalıştığını, özgürlük-otorite dengesinde otoriteye ağırlık verdiğini söyledi. 1961 Anayasası’nı “özgürlükler düzeni açısından önemli düzenlemeler içerdiğini” fakat devlet yapısı konusunda sivil iktidardan ziyade bürokratik iktidara dayalı bir sistem kurduğunu, 1982 Anayasası’nın bu durumu özgürlükleri de kısarak güçlendirdiğini söyledi.

Konuşmaların ardından konu dinleyiciler arasında tartışmaya açıldı.

Tartışmanın ardından İÜ Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Sözüer panelin kapanış konuşmasını yaptı.

Soner Bahadır & Melek Gedik
Serbest Atış Haber Alma 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder