logo

29 Mart 2013 Cuma

“Enerjide taşeron ölüm demektir”


Özelleştirme ve taşeron sistemine karşı eylem yapan BEDAŞ işçileri “Enerjide taşeron ölüm demektir” dedi.

DİSK’e bağlı Enerji-Sen’e üye BEDAŞ işçileri BEDAŞ’ın özelleştirilmesine ve taşeron çalıştırma sistemine karşı bir eylem düzenledi. Galatsaray Meydanı’nda toplanan işçiler sloganlar eşliğinde BEDAŞ binasına yürüdü. Yürüyüşe Mücadele Birliği, Devrimci Öğrenci Birliği, Sürekli Devrim Hareketi, Devrimci İşçi Komiteleri ve Öğrenci Kolektifleri destek verdi. Eyleme katılanlar arasında Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu(DİSK) Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Küçükosmanoğlu ve Türkiye Komünist Partisi(1920) Genel Başkanı Yusuf Türkoğlu da yer aldı.

Yürüyüş sırasında “Üreten biziz yöneten de biz olacağız”, “Hak verilmez alınır zafer sokakta kazanılır”, “Söz, yetki, karar çalışanlara”, “Enerjide taşeron ölüm demektir”, “Susma haykır taşerona baş kaldır”, “İşçiyiz haklıyız kazanacağız”, “Kadro hakkımız, söke söke alırırz”, “Sendika haktır engellenemez” ve “Yaşasın sınıf dayanışması” sloganları atıldı.

“Kamunun tasfiyesinde sona gelindi”

Yürüyüşün ardından Enerji-Sen Yönetim Kurulu Üyesi Selami Öğretici tarafından basın açıklaması yapıldı. BEDAŞ’taki taşeronlaştırma konusuna değinen Öğretici, “Sendikamız DİSK Enerji-Sen’le 2010 yılında Çalışma Bakanlığı’na yaptığımız başvuru sonucu Çalışma Bakanlığı BEDAŞ bünyesinde yıllardır taşeron şirketler aracılığıyla çalıştırılan biz tüm enerji işçilerinin ilk işbaşı yaptıkları tarihten itibaren asıl işverenin yani BEDAŞ’ın işçisi olduğumuzu karar bağladı. Bu ülkenin çalışma hayatını düzenleyen en üst kurum olan Çalışma Bakanlığı’nın bu kararına itiraz ederek yargıya taşıyan BEDAŞ’ın itirazı ise yargı tarafından reddedildi. Yani BEDAŞ’ta senelerdir hukuka karşı hileli olarak çalıştırılan bizler Şubat ayından itibaren, yargıya rağmen hukuken hileli çalıştırılmaya devam ediyoruz. Geçmişe dönük haklarımız için ise yeniden yargıya gitmek zorunda kalıyoruz” dedi.

Özelleştirme konusunda ise Öğretici, “Türkiye 80’lerden bu yana gelen, sermayenin kamusal alanın tasfiyesi projesi olarak AKP sürecinde sonlara yaklaştı. Mayıs ayı içerisinde Türkiye’de elektrik dağıtımlarının tamamı özelleşiyor. Kamunun malları bir bir özel sektöre devredilirken, bizler tarih öncesi koşullarda, köle pazarındaymışçasına, güvencesiz çalıştırma biçimlerine mahkum edilmek isteniyoruz” ifadelerini kullandı.

Öğretici ayrıca özelleştirme sonrası BEDAŞ’ı devralması beklenen Cengiz Kolin-Limak ortaklığı hakkında konuştu. Öğretici konuyla ilgili olarak, “Cengiz Kolin-Limak ortaklığı çok büyük ihtimalle 1 Mayıs’tan itibaren BEDAŞ’ın yerini alacak. Ve öyle görünüyor ki yıkım başlayacak. Ve biz bu şirketleri 10 işçinin hayatını kaybettiği Gökdere Köprü Barajı’ndan, 6 işçinin hayatını kaybettiği Samsun Eti Bakır A.Ş.’den, 1 işçinin hayatını kaybettiği Erzurum İspir’deki Arkun HES Barajı’ndan, Perisuyu üzerine yapılmak istenen doğanın talanı HES projesinden tanıyoruz” şeklinde konuştu.

“Karşınızda DİSK var!”

Eylemde DİSK Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Küçükosmanoğlu da söz aldı. Küçükosmanoğlu, Cengiz Kolin-Limak ortaklığına seslenerek, “Karşınızda DİSK var, Enerji-Sen var” uyarısında bulundu. Küçükosmanoğlu şu ifadeleri kullandı: “İşçilerin talebi açıktır. Özelleştirme, işçi sınıfına ihanettir. Özelleştirmeyle göreve başlayacak Cengiz Kolin-Limak ortaklığı bilsin ki karşısında DİSK vardır, Enerji-Sen vardır. Sarı sendika yoktur. Hesabını ona göre yapsın. Buradan AKP’ye, AKP yandaşı sermayeye de bu işin o kadar kolay olmayacağını göstereceğiz.”

Soner Bahadır 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder