logo

15 Mayıs 2012 Salı

Denizi Yalnız Zengin İzler!


      İstanbul Beşiktaş'a yolu düşmüş olanlar, Beşiktaş'ı az çok bilenler bilir; Beşiktaş'ın ahım şahım olmasa da hoş bir sahili vardır. Denizin o eşsiz kokusunu buradan soluyabilir, sahilde çay içerken tarihi yarımadayı, Üsküdar'ı, Kadıköy'ü ve Çengelköy'ü seyredebilirsiniz. Ancak şu sıralar Beşiktaş Sahili'nin tamamını olmasa da, bir bölümünü bizden yani halktan koparmış bulunmaktalar. Ve bu kısım zamanla daha da artabilir...
      Mevzuya giriyorum: Beşiktaş'taki Kadıköy Vapur İskelesi'ni bilirsiniz. Onun hemen önünde yıllar evvel Beşiktaş Tütün Deposu bulunmaktaydı. Ve bu bina faalken ben bile daha dünyada yoktum. Ancak eski nesil bir Beşiktaşlı olduğumdan bina tarihçesi hakkında az-çok bilgiye sahibim. Bina yıllardır kullanılmıyordu. Adeta harabeydi. Daha sonra binanın yerine yanılmıyorsam 2007 yılında otel yapımına karar verildi ve bina yıkılmaya başlandı. Bina o kadar yıldır kullanılmıyordu ki, artık içinde tinerciler bile barınamıyordu. Bina yıkılırken, içi boşaltılırken içinden yüzlerce ölü martı çıkartıldı ve içi pire doluydu.
      Şu an bina inşa halinde. Restore ediliyor. Yani dış cephesi aynı görüntüsüne sahip olacak. Ama otel olacak. Hem de yedi yıldızlı! Yedi katlı olacak. Ama zemine doğru da yedi kata sahip olacak. Yani sualtı manzaralı bile olabilirmiş! Kulağa muhteşem geliyor değil mi? Hem de ne muhteşem. Otelin adı da Shangri-La İstanbul olacakmış.
      Aynı bölgede, bu devasa inşaatın sadece 10 metre aralıkla komşusu, Dolmabahçe Kültür Merkezi. Aynı zamanda Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın çalışma ofisi. Bu yüzden burada ortalama ayda bir yığınla polis otobüsleri ve çevik kuvvet bulunur. Bırakın bu binanın yanından geçmeyi, 50 metre çevresine yaklaşamazsınız. Yolunuzu değiştirmek zorunda kalırsınız. Polisler sizi gözler. Gergin ortamlar oluşur. Halbuki siz sadece semtinizden, vatanınızın asfaltından, sahilinden yürüyorsunuzdur. Ama ne haddinize ki?
      Ve şimdi gelelim bu otelin ve bu ofisin Beşiktaş'a yaptıklarına, yapacaklarına...:
      
     Yaptıkları:
    • Yılların Beşiktaş Üst Geçit'i yıkıldı. Tahminimce bu bölge vatandaştan arındırılsın diye...
    • Beşiktaş'ın en kullanışlı İETT otobüs durağı bu bölgedeydi. Vapur ve Motor İskelelerine ve meydana pek yakındı. Ve tahmin edin ne oldu? Yıkıldı! Neden? Tahminimce yine vatandaş bu bölgeden arındırılsın diye...
    • Bu bölgedeki Kadıköy Vapur İskelesi (Barbaros Hayrettin Paşa İskelesi) 2010 yılında yandı. Sebep olarak “elektrik kontağı” denildi. Daha sonra yeniden yapıldı. Paronayak olabilirim bu konuda ancak tahmin işte. Bu maddeye yorum sizin.
    • Bölgedeki çay bahçesi kaldırıldı. Muhteşem bir çay bahçesiydi. Mafya denildi bilmem ne denildi. Muhteşem bir çay bahçesiydi. Denizin üstüne çay içiyormuş hissi verirdi kimisine.
      Yapacakları:
    • Beşiktaş'a inanılmaz bir trafik yükü bindirecek. Zaten iş çıkışı saatleri inanılmaz yoğun olan Kabataş – Beşiktaş – Ortaköy hattını daha da kitleyecek
    • Vatandaşı peyderpey sahilden koparacak. Sahilde polis denetimi zaten mevcut ama daha da artacak.
    • Tahminen sahilde gece bira dahi yudumlamak da imkansız hale gelecek.
    • Denizi sadece zengin izleyebilecek...
     İşte durum böyle ne yazık ki. Elimden geldiğince aydınlatmak istedim. Beşiktaş sahili boydan boya otel artık. Yakında Dolmabahçe Sarayı'na da el atılırsa şaşırmayın lütfen. Zira doğma büyüme bildiğim yer olarak size sadece ve sadece Beşiktaş olmak üzere örnekler vereceğim:
    • Çırağan eskiden bir saraydı, artık otel.
    • Ortaköy'deki Gaziosmanpaşa İlköğretim Okulu, boğazın belki de en güzel okuluydu. Ben de burada öğrenciydim ilkokulda. Denize sıfırdı. Muhteşem bir okuldu. Ve yandı. Şimdi tadilatta. Söylentilere göre otel olacak.
    • Şimdiki Beşiktaş Anadolu Lisesi'nin yanındaki Four Seasons adlı denize sıfır şık otel, eskiden Barbaros İlköğretim Okulu'ydu. (Kenan Evren yıktırdı.)

      Bunlar sadece Beşiktaş'tan örnekler. Durumun vehametini siz düşünün. Bu konuda aklınıza tarihi Haydarpaşa Gar'ı da gelebilir. Yeterki düşünün, düşüneyim, düşünelim... Tüm sahil semtlerimizi... Bu muhteşem boğaz hepimizin hakkı... Yalnız zenginlerin değil!

      Uğur Mutlu
      ugur-mutlu@msn.com

1 yorum:

  1. 1956-61 yılları arasında Barboros İlk Okulunda okudum. mektep kaloriferli güzel bir bina idi.Sıra dışı bir sinema salonu vardı,balkonlu. Bu gün silindi gitti. Sebep olanın mezarında ot bitmesin. Gazi Osman Paşa Orta Okulunu Müdür Kel Fikret ile okuduk, sonra Kabataş Erkek Lisesi Müdürümüz, zarif insan Adnan Bey. Seneler o güzel sahilde geçti.

    YanıtlaSil