Fenerbahçe, şike, teşvik, Aziz
Yıldırım, Metris Cezaevi, Play-off, İbrahim Akın, Korcan Çelikay, Ümit Karan
vesaire vesaire... Kafamızı aylarca dolduran, gündemi terk etmemek üzere işgal eden isimler, olaylar, gelişmeler,
istifalar. Şimdi belki çoğumuzun uyuduğu, çözemediği, belki de çoğumuzun
anladığı bir şeyden bahsetmek istiyorum bu yazımda.
Mehmet Ali Aydınlar “delil yok” dedi dedi, istifa etti.
Koltuk boşta kaldı, şimdiyse Beşiktaş’ın eski başkanı Yıldırım Demirören, Türkiye Futbol Federasyonu’nun başına geldi. Hayırlı
uğurlu olsun. Beşiktaş’ı gerçekten çok
çok güzel idare etti. Kusursuzdu. Muhteşem transferler yaptı. Bunun en
büyük örneği de Rodrigo Tabata’dır.
Her neyse. Başarılar dilerim.
“Fenerbahçe’miz” hitabını kullanan bir Beşiktaş J.K. başkanı idi. Şimdi
Federasyon’un başında. Büyük destek alarak geldi. Umarım Fenerbahçe’sini
kurtarabilir. Beşiktaş’ını da.
Bahsetmek istediğim konu şudur
ki; futbol gerçekten dünyada en geniş kitlelere yayılan, milyarlara hitap eden
bir spor. Spor olduğu kadar da bir
sektör. Kapitalist düzenin iktisadi araç gereçlerinden, uzuvlarından en
geniş kitleye yayılanı. Christian
Authier, “Futbol A.Ş.” adlı kitabında (kesinlikle okumanızı tavsiye
ederim), futbol adlı sporun, milyar tüketicisi olan Coca-Cola’dan daha fazla kitlelere ulaştığını söylüyor. Ve köküne
kadar da haklı. Futbol sporun ötesinde milyarlarca insanın ortak dili, ortak
kültür diyaloğu, ortak paylaşışı.
Gel gelelim, futbol üzerinde
büyük paralar dönmekte. Ve yıllar geçtikçe bizim spor olarak gördüğümüz, spor
olarak izleyip eğlendiğimiz bu oyun, git gide daha da ekonomiye güdüleniyor, bu
yöne meylediyor. Bilirsiniz ki bu spor Reklam ve Televizyon sektörünün resmen
baş tacı. Milyarlarca insana ulaşan bir
reklam sahası. Reklam ve kazanç sahası.
Toparlıyorum; play-off sistemi
geldi, şiddetle eleştirdim. Zira kanımca play-off demek daha çok maç demek. Kazananı, pek de adil sayılamayacak yeni
bir düzenle daha çok maç yaptırarak kazandırmak demek. Daha çok maçın paralı kanalca (yayıncı kuruluş) izletilmesi demek, daha çok kazanç demek. Yazın bu kanala
üyeliklerini iptal eden maddi bağımlı üyelerin üyeliklerini iptal etmemesi,
üyeliklerini dondurmaması demek. Buraya
dikkat: hem pek adil olmayan bir sistem, hem de yayıncı kuruluşun kazancı
amaçlı!
Kimileri için güzel(!) bir
gelişme daha var. Çiçeği burnunda TFF başkanı Yıldırım Demirören, devrim
niteliğindeki yeni projesini açıkladı. Ve müjde üstüne müjde ki, bu proje
hususunda FIFA ve UEFA’yı da ikna ettiği söylentiler arasında. Bu devrime göre:
-
Süper Lig 22 takıma çıkacak
-
İki gruba bölünecek (Kırmızı Grup & Beyaz
Grup)
-
Bu sene küme düşme olmayacak! Yani bu sene “öyle
ya da böyle” küme düşmeyi hak edenler küme düşmeyecek!
-
Küme düşme olmadığı gibi, alt ligden çıkan 3
takım yine çıkacak ve Ankaraspor geri gelecek.
Anlatmak istediğimi umarım
anlamışsınızdır. Ben şahsen koyu bir
Beşiktaşlıyım. Hayatım Beşiktaş’ta geçti, doğma büyüme bu semtin çocuğuyum.
Fenerbahçe’nin küme düşmesi gerekiyorsa düşsün, düşmesi gerekmiyorsa düşmesin. Fenerbahçe’yi sevmemem, bana, ona
haksızlık yapılması gerektiğini katiyen düşündürmez. Ama düşmesi gerektiği
halde düşmüyorsa, daha da kötüsü bunun sebebi maddiyatsa, yayın kârı ise
yazıklar olsun ki ben böyle olduğunu düşünüyorum. Bana katılana da katılmayana da saygı duyuyorum. Keza Beşiktaş da suçlu ise düşürmeyen namerttir!
Lütfen uyumayalım. Uyutulmayalım.
Yüksek bir zümrenin, bir kaymak yiyen tabakanın oyunları uğruna, paralarına
para katmaları uğruna üç kuruşluk zevkimizden olmayalım. Gerçi artık olduk bile!
Ligimizin sistemiyle lastik gibi oynayıversinler. Kulüp başkanları da müsaade
etsin. Halk müsaade etsin. Neler görüyoruz neler. Ve kim bilir daha neler göreceğiz.
Futbol dünyanın en eğlenceli
sporlarından biridir. Ve öyle kalmalı. Endüstriyelleşmemeli!
Kapitalizmin şebeği olmamalı!
Önemli Not: Fenerbahçe’nin
düşme-düşmeme sorunsalı hakkındaki söylemlerim, Sayın Aziz Yıldırım hadisesi
ile kesinlikle alakalı değildir. Çünkü kanımca Sayın Aziz Yıldırım’ın
hapishaneye atılması hadisesi çok farklı bir hadisedir.
Uğur Mutlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder