Bugün, “Modern Zamanlar”
adıyla bilinen ve Charlie Chaplin olarak tanınan ABD’li oyuncu Charles
Chaplin’in başrolünü oynadığı bir filmdir Asri Zamanlar. Chaplin, 1936 yılında
çektiği bu filmin aynı zamanda senaristi ve yönetmeniydi. Charles Chaplin bu
filmde, içinde bulunduğu asri zamanın çok iyi bir analizini yapmış ve bugüne
ışık tutmuştur.
Ağıldan serbest bırakılan
koyunların telaşla, karmaşık bir biçimde etrafa dağılması görüntüsünün ardından,
metrodan inen modern zaman insanlarının aynı karmaşa içerisinde işine ya da
okuluna koşuşturması sahnesiyle başlayan film, temel olarak “yabancılaşma”
kavramı üzerine oturur. Chaplin’in filminde insan; duyguları, düşünceleri,
istekleri olan özne ve birey olmaktan çıkmış, Platon’un “konuşan alet” sözünü hatırlatırcasına
yalnızca vida sıkan bir araç olmuş ve adeta makina dişlileri arasında
kaybolmuştur. İnsandan beklenen, sadece üretim sürecinde ona verilen görevi
yerine getirmesi olmuştur.
Günümüzde de durum pek farklı
değildir. Üstüne üstlük, bu durum giderek yaygınlaşmakta
ve insanlar yabancılaşmaktadır. Bu yabancılaşma, sizin “yoldaş” ve “kardeş”
bildiğiniz ve bir araya geldiğinizde kendinizi
“dost meclisi”nde adlandırdığınız yakın çevrenize kadar girebilmektedir.
Bu yoldaşlarınız, siz yansıtmadığınız için sizi sorunsuz ve pür mesut bir
yaşantı sürüyor sanabilirler. Sizin, yeni bir birliktelik doğrultusunda yeni
bir hayat kurmak için sarf ettiğiniz çabaların ciddiyetini anlamayabilirler. Ve
bu yoldaşlarınız aklına sizin bir derdinizin olabileceği ancak “görevinizi”
yapmadığınız zaman gelebilir. Bu noktada da sizin yoldaş ve kardeş bildiğiniz
insan size adeta “işveren” gibi davranabilir.
Eğer bu yazdıklarım sizin
hayatınızın bir kısmını yansıtıyorsa, siz de 21. yüzyılın modern zamanlarının
çarklarında kendisine yabancılaşarak kaybolan insanlarının arasında yerinizi
almışsınız demektir.
Soner Bahadır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder