Bundan tam 24 gün önce New York' taki ikiz kulelerin hemen yanı başında bulunan Zuccotti Parkında bir avuç üniversite öğrencisinin haksız kazanç ve gelir dağılımındaki adaletsizliğe karşı mücadele eylemi,bugün Amerika Birleşik Devletleri genelinde eyleme katılım gösteren ve sayıları 10 binlerle ifade edilen geniş vir kesim tarafınfdan protesto ediliyor. Peki ya önceleri 30 kişi tarafından protesto edilen çeşitli sorunlar ne oldu da yirmi küsür gibi kısa bir sürede ülke geneline yayılıp sayıları onbinleri buldu. Başta da belirttiğim gibi Zuccotti parkında bir grup öğrencinin başlattığı direnişe sonraları destek veren çeşitli sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarının sayesinde yukarıda onbinlerle ifade ettiğim sayı gün ve gün katlanarak çoğalıyor. İlk başlarda protesto gösterileri başladığında başta hukümet olmak üzere farklı kuruluşlar eylemi, bunun bir kaç hippinin işi olarak değerlendirerek kaale almadılar. ancak ne var ki sonraları sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve yurttaşlar, sağlık sigortalarını, işlerini, evlerini kaybedenler katılınca bu iş onlarında oluverdi.
Haliyle tüm bu bilinçler kitlesel bir eylemi doğurdu. Geçtiğimiz çarşamba günü New York'un ünlü caddelerinden olan " Wall Street" protestıcular tarfından mecazen işgal edildi. Wall Street'deki eylemler adeta bir festival havasında geçti. Meydanın tam ortasına kurulan çeşitli stand ve çadırlarla kitlelere başta toplum bilinci olmak üzere, çeşitli dalda seminerler verdiler. Sonraları meydanda bulunan sendikalar sponsorluğunda orada hali hazırda bulunan yurttaşlara yemek dağıltıldı. Protesto gösterileri, ilk olarak bir avuç üniversite öğrencisinin gelir dağılımdaki adaletsizliğe karşı mücadelesinin de yanı sıra, Nükleer santraller ve enerji, eski başkan George W. Bush, Kapitalizmi boyadıları ve taşıdıkları dövizlerle protesto etti. Kimi protestocular Zucotti parka çocukları ile birlikte gelirken, bazıları da toplu olarak meditasyon yaparak rahatlamaya çalıştı.
Protestocular arasında yaşlılar da vardı. Onlardan birisi de Dave Silver idi. Silver "Irkçılığın ve kapitalizmin son bulması için buradayım." dedi. Protestocular arasında 80'nini aşmış bir diğer protestocu da Ned Yelovich idi. Yelovich duygularını şöyle ifade etti: "Bugün buradayım çünkü bu insanların adalet adına güzel bir iş yaptıklarını düşünüyorum. 1776 yılında İngiltere'ye karşı nasıl Amerikan halkı baş kaldırmış ise bugün de kendi ülkemizin asillerine karşı bir devrim için buradayız. Bizim protestomuz Başkan Obama'ya karşı değil ülkemizin çok ama çok zenginleri ve büyük şirketlerine karşı."
Tüm bu yaşananlar ister istemez hepimizin yakın bir tarihte tanık olduğu ve Arap Dünyasının büyük çapta etkilendiği "Arap Baharını" akıllara getiriyor. Peki neydi Arap Baharı ? Kısaca bir açıklama yapmak gerekirse, daha önceden eşi benzeri görülmemiş bir şekilde Tunus, Cezayir, Mısır, Libya, Bahreyn, Ürdün ve Yemen'de büyük çapta; Moritanya, Suudi Arabistan, Umman, Suriye, Irak, Lübnan ve Fasta küçük çapta olmak üzere tüm Arap Dünyasını sarsan mitingler, protestolar ve halk ayaklanmaları serisi olarak tanımlayabiliriz .Protestolar Arap Dünyasında başta gelen işsizlik, gıda enflasyonu, siyasi yozlaşma, ifade özgürlüğü, usulsuzlükler ve kötü yaşam koşulları gibi pek çok sorun sonucunda önce Tunus'da Muhammed Bouzazi'nin kendini yakmasıyla başlamış. Ardından benzer sorunlar yaşayan ülkelerde domino etkisi göstererek yayılmıştır...
İşde şimdide benzer bir takım olayların yaşandığı Amerika Birleşik Devletlerinde şu aralar bir "Arap Baharı" der isek şayet yanılmış olmayız. Ki benim bu savımı Başta Birleşik Devletllerin medya kuruluşları olmak üzere avrupa ve çeşitli arap ülkelerinin medyası da destekler nitelikte. Örneği CNN 'nin web sayfasın okuduğun bir haberde aynen şu ifade yer alıyordu. "Wall Street İşğali, Arap Baharı'ndan esinlendi " diye yazarken bir başka Amerikan gazetesi olan Los Angeles Times 'da ''Bizde Arap Baharı taktiğini kullanabiliriz'' diye yazdı.
Saygılarımla Gökhan ÇELİK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder