“Stratejik derinlik” sahibi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu “hoca(!)”nın, özellikle Ortadoğu’ya yönelik
olarak geliştirdiği “komşularla sıfır sorun” temelli “Yeni Osmanlıcı” dış
siyasetin de etkisiyle, referandum mitinginde afiş olarak da kullanılan “Son
Osmanlı Padişahı” pozisyonunu alan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Arap Baharı
Turu”na çıkarak gövde gösterisi yaptı. Bu turun ilk durağı, iç ve dış
dinamiklerin birlik olarak, 30 yıldır iktidarda olan Devlet Başkanı Hüsnü
Mübarek’i devirdiği ve “Arap Baharı”nın sembolü olan Mısır oldu. İkinci durak
ise 40 küsür yıldır ülkeyi yöneten ve batılı emperyalistlere geçit vermeyen
fakat kendi ailesini zengin etmek dışında bir sonuç elde edemeyen Muammer
Kaddafi’nin “NATO silahları ile” devrildiği Libya oldu.
BirGün gazetesi yazarı Engin
Aysever’in ifadesiyle “iktidarın başarılı bir
halkla ilişkilercisi haline gelmiş” durumda olan “basın yayın(!)” mensupları
ise görevlerini yerine getirerek “Ortadoğu’ya yön veren Türkiye” imajını verip iyice
yıpranan iktidarın karizmasına ciddi bir cila çektiler. Yine aynı gazetede 16
Eylül günü yayınlanan haberde(1) yer aldığı üzere TÜİK tarafından şaka gibi
kriterle yapılan araştırma sonucu işsizliğin yüzde 9.2’ye düştüğü(!) açıklaması
ve küresel ekonominin büyük buhranlar içinde olduğu dönemde ülke ekonomisinin
yüzde 8.8 büyümesi üst üste koyunca birden bire ortaya “büyüyen, bölgesel güç
ve lider ülke Türkiye” paketi çıktı ortaya.
Üstüne
üstlük, İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kıvanç Ulusoy’un
ifadesiyle “Türkiye’nin dış politikalarının ABD ve AB ile paralel gittiği”ni
doğrularcasına Batı gazetelerinin birinde Erdoğan’ın Kudüs’ü Yahudilerin
elinden alan Müslüman lideri Selahattin Eyyübi’ye benzetilmesi bu büyük pakete
atılmış süslü bir fiyonk gibi oldu. PKK’ye karşı kara harekatı başlatılması ise
“Türkiye artık Ortadoğu’nun reisidir ulen!” narası olarak gösterildi.
Sırtında
Yumurta Küfesi Olmadan Yorum Yapmak
Peki
durum nedir? Belki Sabah Gazetesi Başyazarı Mehmet Barlas beni, Başbakan’a
ulaşan bilgilerin çok azına sahip olup “sırtında yumurta küfesi olmadan yorum
yapmak”(2) ile itham edecek ama görünen köy kılavuz istemiyor. Çünkü baştan,
TKP Merkez Komite Üyesi ve soL Haber Portalı Genel Yayın Yönetmeni Kemal
Okuyan’ın ifadesiyle “Ortadoğu'da devrim filan yok!”(3) NATO’nun silahlarıyla
ülkeyi ele geçiren Libya Ulusal Geçiş Konseyi’nin, BM tarafından ülkenin resmi
iktidarı olarak tanınmasına rağmen “Libya halkının meşru demokrasi talebinin
temsilcisi” olduğuna kimse inanmasın. Hele de bu konseyin bir ABD projesi
olaran “Ilımlı İslam” ideolojisini hakim kılmayı düşündüklerini açıkladıkları
bir ortamda asla böyle bir palavraya inanamayın. Dolayısıyla, ABD’nin bir
kanaat imalatı ürünü olan ve ABD’yi “kadim dost” ve “stratejik müttefik” olarak,
kendini de ABD’ye ait olan “Büyük Ortadoğu Projesi’nin Eşbaşkanı” olarak
tanımlayan Tayyip Erdoğan’ı bir kaç yüz kişinin karşılaması Erdoğan’ın “Yeni
Selahattin Eyyübi” olduğu anlamına gelmez. (Kendisinin, Selahattin Eyyübi olmak
şöyle dursun, Yahudi kuruluşundan “Cesaret Ödülü” aldığını da hatırlatmaya
gerek yoktur sanırım.
“Büyüyen Türkiye” palavrasına
gelince: Evet, Türkiye’de büyüyen bir şeyler var. Ama bu büyüyen şeyler
yalnızca bir avuç elitin kasasındaki para miktarı. soL Haber Portalı’nın TÜİK
verilerine dayanarak 9 Eylül 2011 tarihinde yayınladığı “Sanayi hız kesiyor,
ücret payı düşüyor”(4) başlıklı haberin sonunda yer alan veriler genel anlamda
bir büyüyen Türkiye perspektifinin içi boş olan kocaman bir ambalaj paketi
olduğunu ortaya koyuyor.
PKK’ye karşı kara harekatı konusunda
da şöyle diyeyim: MİT Müsteşarı’nın “Sayın Abdullah Öcalan” diye konuşarak PKK
ile diyalog kurduğu bir ortamda bu örgüte yapılacak kara harekatının ne
olacağını da varın siz düşünün...
(1)”İşsizlik
yüzde 9’a indi”, http://www.birgun.net/economics_index.php?news_code=1316189269&year=2011&month=09&day=16
(2)Mehmet Barlas, “Sırtında yumurta küfesi olmadan yorum yapmak kolaydır...”, http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/barlas/2011/09/17/sirtinda-yumurta-kufesi-olmadan-siyaset-kolaydir
(3)Kemal Okuyan, “Ortadoğu'da devrim filan yok!”, http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kemal-okuyan/ortadoguda-devrim-filan-yok-39646
(4)“Sanayi hız
kesiyor, ücret payı düşüyor”, http://haber.sol.org.tr/ekonomi/sanayi-hiz-kesiyor-ucret-payi-dusuyor-haberi-46222
Soner Bahadır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder