logo

1 Eylül 2011 Perşembe

1 Eylül (Dünya) Barış Günü


Barış, kısaca kinin, nefretin ve düşmanlığın ortadan kalkması veya  olmaması anlamında kabul görülür. Başka bir anlatımla kötülükten, kavgalardan, savaşlardan kurtuluş, uyum, birlik, bütünlük, sukunet, sessizlik, huzur içinde yaşamak olarak da tanımlanabilir.  Dünya Barışı da yukarıda saydığım tüm bu niteliklerinin "Küresel Köy" diye adlandırdığımız yer kürenin tamamında hüküm sürmesi durumudur. Buna istinaden Dünyada barış fikri ilk olarak ünlü ingiliz yönetmen  Jeremy Gilley ortaya atmış, evrende 24 saatte olsa barışın, kardeşliğin ve hoş görünün eğemen olmasını temeni etmişdir. İngiliz film yapımcısı Gilley’in 1999 tarihinde başlattığı ve “hiç olmazsa tüm dünyada bir günlük barış olsun” fikriyle ortaya koyduğu ‘Peace One Day’ isimli kampanyası etkili olmuş. Gilley 1999’da başlattığı kampanyasında dünyada tüm çatışmaların bir gün süreyle durmasını ve çocukların o gün savaşlarda ölmemesini, sakat kalmamasını hedeflemiş ve bunu başarmışdır.

O günlerde Jeremy Gİlley, aralarında savaşan ülkelerin liderlerinin de olduğu tüm dünya liderlerine mektuplar yazan ve bazılarıyla da yüz yüze görüşmüş ve kampanyası süreç içinde ses getirmeye başlamış ve tüm dünyada destek görmüştür. Gilley  sonra bu fikrini  2005 yılında dönemin Birlemiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofi Annan’a da izah ederk onu da en nihayetinde bu fikre inandırmayı  başarmıştır. Netice itibari ile BM aldığı  kararla tüm dünyada 21 Eylül’ün “Dünya Barış Günü” olarak kutlanmasını kabul etmiş. Kofi Annan’ın 2005 yılındaki “Dünya Barış Günü” ile ilgili açıklaması aynen şöyle; “Dünya Barış Günü, tüm dünyada, tüm ülkelerin ve tüm insanların düşmanlıkları ve savaşı 24 saat süreyle durdurdukları, küresel ateşkesin ilan edildiği bir gün anlamına geliyor. Ve bu gün tüm dünyada yerel saatle 12’de bir dakikalık saygı duruşu yaptıkları gündür…” 


Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1981 yılındaki 57. birleşiminde, “Genel Kurul’un açılış  günü olan her Eylül’ün üçüncü salı gününü”nı “Uluslararası Barış Günü” ilan edilmiştir. Yıllar sonra Genel Kurul'un 7 Eylül 2001 tarih ve A/RES/55/282 sayılı kararı ile 21 Eylül'ün Barış Günü olarak kabul etmiştir.


Peki ama dünyada 21 Eylül olarak bilinen Dünya Barış Günü, Ülkemizde neden 1 Eylül'de kutlanıyor ? Bir günün iki kere kutlanması sizcede abesle iştigal etmez mi ?  Esasın işin aslı  şu.  Eskiden Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği  (SSCB) ve Varşova Paktı üyesi ülkeler  barış içinde bir dünya mücadelesi görevini hatırlatmak amacıyla Hitler faşizminin 1939 yılında Polonya’yı işgal ederek ikinci dünya savaşını başlattığı tarih olan 1 Eylül’ü “Dünya Barış Günü” olarak ilan edilmiştir. SSCB’nin ve Varşova Paktı’nın dağılmasından sonra hiçbir ülke 1 Eylül’ü Dünya Barış Günü olarak kutlamadı. Tabi söz meclisten dışarı Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhurriyeti bu kapsma girmiyor.. Her yılın 1 Eylül'ünde bakanların, Meclis Başkanları’nın hatta bazen başbakanların bile yazılı ve görsel basına demeç verdiği , insan hakları kurumlarının, sivil toplum örgütlerinin gösteriler, paneller, toplantılar düzenledikleri 1 Eylül “Dünya Barış Günü”nü artık dünya da bizden başka kimse kutlamıyormuş... 


Şüphesiz gönül ister ki böylesine anlmalı bir günün senede yalnız 24 saatte kutlanması ile yetinmeyip, yılın her anında bu zihniyetin hüküm sürmesidir. Günümüzü dünyasında politikacılar başta olmak üzere burjuva demokrasilerinin yaşandığı emparyalist toplumlar   ve Uluslar arası kapitilalist şirketler, kendi çıkarları doğrultusunda ne yazık ki dünya barışına amaan vermiyorlar. Üstüne üstlük her geçen gün iyice düzeni  çığrından çıkarıp talan ediyorlar. Bu yazdıklarıma istinaden irlandalı oyun yazarı olarak dünya çapında ün yapan G. Bernard Shaw 'ın bir sözü aklıma geldi yazmadan geçemeyeceğim..." Dünyada barışı sağlamak isterseniz, politikacıları öldürün yeter,  halklar anlaşır." 


Son olarak yazıma Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal'in günün anlam ve önemini izah eden bir deyimi ile sonlandırcağım... "Yurtta Barış, Dünyada Barış"  Barış ve sevgi dolu yarınlara....
                                                                                                                         Saygılarımla

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder