Metrobüs, otoyollar ve köprüler özelleştirilecekmiş. AKP iktidarının özelleştirme haberleri aklıma bu soruyu getiriyor. Hükümet, Boğaziçi Köprüsü’nü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü bile gözden çıkarmış. Bu nasıl bir gözü kararmışlıktır, bu nasıl bir savurganlıktır anlayabilmiş değilim! “İktidar olduk ama muktedir olamadık” palavralarıyla mağdur edebiyatı yapan hükümet, “çılgın proje”ler ve özelleştirmeleriyle artık bu ülkenin taşına, toprağına hatta köprülerine hükmedip şekillendiriyor.
Bu hükümet için acaba “satılamaz” birşey var mı merak ediyorum. Boğaziçi Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nü bile satabilecek bir zihniyet için acaba stratejik öneme sahip ve olmazsa olmaz birşey olmak için nasıl özelliklere sahip olmak gerekir?
Anlaşılan hükümet için gerçekten “bağımsızlığın modası geçmiş” durumda. Çünkü köprüsüne, otoyoluna ve toplu taşımasına egemen olamayan bir devletin bağımsız olma ihtimali yoktur. Çünkü “sermayenin vatanı yoktur” ve kendi çıkarları için yapmayacağı şey de yoktur. Kimisi için “komplo teorisi” olabilir ama yarın bir gün bir savaş çıksa ve köprülerin sahipleri bu köprüleri Türkiye devletine değil, düşman devletlere kullandıracağım dese ne yapacaksınız?
Olayın ikinci bir boyutu ise, ulaşım bir haktır ve kamu hizmetidir. “Masrafını çıkarana kadar” ücret alınacağı söylenen köprüler, alınan ücretlerle masraflarının üstüne yeni köprü yapacak kadar gelir sağlamış ve bugün bir rant kapısı haline dönüşmüştür. Bu köprülerin sadece bayramlarda göz boyamak için değil her zaman ücretsiz olması gerekirken, bu köprüleri özelleştirmek tam bir “Deli Dumrulluk”tur!
Soner Bahadır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder