Mümtaz’er Türköne, Başbakan Erdoğan’ın “dindar nesil
yetiştireceğiz” sözlerini değerlendirdi. “Devlet istese de dindar nesil
yetiştiremez” diyen Türköne,Türkiye Cumhuriyeti kurucu kadrolarının halkı
yönetimden uzak tutmak için dindarlığı kötülediğini iddia etti. Türköne ayrıca,
İsrail parlamentosunu “dünyanın en berbat parlamentolarından biri” olarak
nitelendirdi.
Fatih Belediyesi’nin düzenlediği “Gündem Okumaları”
isimli panelde konuşan Zaman gazetesi yazarı Prof. Dr. Mümtaz’er Türköne, “Başbakan
Erdoğan’ın sözlerinde gençliği dindarlaştırmak gibi bir hedef yok. Başbakan o
sözleriyle devletin dindarlığın önündeki engelleri kaldıracağını belirtiyor. Zaten
devlet istese de dindar nesil yetiştiremez. Devlet, doğası gereği soğuk bir
yapıdır. Dindarlığın sıcaklığını yansıtamaz” dedi.
‘Halkı yönetimden uzaklaştırmak için dindarlığı kötülediler’
Türköne, Cumhuriyeti kuranların din düşmanlığı
yapmadıklarını, geniş halk kesimlerini devlet yönetiminden uzak tutmayı
hedefledikleri için dindar bir toplumda dindarlığı olumsuz gösterdiklerini öne
sürdü. Türköne ayrıca, 3 Mart 1924 tarihinde çıkan Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun
din eğitimini devletin tekeline aldığını ve içeriğine müdahale ettiği bir dini
halka dayattığını savundu.
İlk demokratik sivil itaatsizlik
Tek parti döneminde ezanın Türkçe okunmasını eleştiren
Türköne, o dönemde yasak olmasına rağmen minarelere çıkıp Arapça ezan
okuyanları “tarihimizdeki ilk demokratik sivil itaatsizlik eylemi” şeklinde
niteledi.
‘Dini baskılar AKP’ye avantaj sağladı’
Türkiye’de dinin baskı altında olduğunu ve laikliğin en
fazla öne çıkarıldığı dönemlerin kaldığı darbe dönemleri olduğunu iddia eden
Mümtaz’er Türköne, “dini baskılar AKP’ye avantaj sağladı” dedi. Laikliği
“dindarlığın bir avantaj ya da dezavantaj olmaması” olarak niteleyen Türköne,
“Devlet, din eğitimi üzerindeki tekelini Diyanet İşleri Başkanlığı ile
sağlıyor. Bu tekelin kırılması için Diyanet İşleri Başkanlığı kapatılmalı”
dedi.
Şehir efsanesi
Türköne, dünyayı Yahudilerin yönetip yönetmediği sorusunu,
“Dünyayı Yahudilerin yönettiği, Arapların ürettiği bir şehir efsanesidir. Orda
bir parlamento var ama önemli değil. Asıl önemli olan ABD’dir. ABD olmadan
onların bir önemi yok. İsrail parlamentosu, dünyanın en karışık, en berbat
parlamentolarından biridir. Bir politika üretemiyorlar” sözleriyle yanıtladı.
Soner Bahadır
ATATÜRK ilke ve inkılaplarına “Yetmez ama EVET” diyen Kürt HDP'ye, “Eşhedü en lâ ilâhe … ” diyen Kürt ise AK PARTi'ye yönelmektedir. Binaenaleyh ATATÜRKÇÜLER, Sn.ERDOĞAN'ın “Dindar nesil yetiştirme” projesine, vatanın ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğü adına “Yetmez ama EVET” demelidirler. Namaza, oruca biranönce başlasalar daha da iyi olacaktır.
YanıtlaSil