logo

18 Ocak 2013 Cuma

"Devrimci avukatları yola getiremeyecekler"


Çağdaş Hukukçular Derneği'ne yönelik operasyon istanbul'da yapılan basın açıklamaları ile protesto edildi. Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Sekreteri Hüseyin Aslan, "Toplumsal muhalefet bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da avukatsız kalmayacaktır" dedi.

Başta istanbul olmak üzere 7 ayrı ilde DHKP-C'ye yönelik operasyon kapsamında Çağdaş Hukukçular Derneğine yapılan baskınlar ve gözaltılar yapılan basın açıklamaları ile protesto edildi. İstanbul Adalet Sarayı önünde yapılan basın açıklamasına Hey Tekstil işçileri de  destek verdi. Açıklamayı, Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Sekreteri Hüseyin Aslan yaptı. Aslan, Demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren, sisteme muhalefet edem, kişi ve kurumlara, devlet tüm araçları ile saldırmaktadır. Bir yanda anti demokratik yasal düzenlemeler diğer yandan bu düzenlemelere bile bağlı kalmayan uygulamalarla tüm toplum bastrılmaya ve sindirilmeye çalışılmakta, toplumsal muhalefet güçlerinin de yok edilmesi amaçlanmaktadır. Ne hukuk ne de yasa tanıyan bu uygulamar tam anlamıyla bir düşman ceza hukukudur" dedi

"Düşman Ceza Hukuku" uygulamaları kapsamında 2011 yılından 44 avukatın gözaltına alınıp ve 34 'ünün halen tutuklu olduğunu söyleyen Aslan basın açıklamasında, Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Merkezi, İstanbul ve Ankara şubeleri ile Halkın Hukuk Bürosu ve bir çok avukatın evleri ve büroları polislerce kapılar kırılarak basılmıştır. ÇHD Genel Başkanı Av. Selçuk Kozağaçlı ve ÇHD Genel Merkez Yöneticisi Av. Oya Aslan, Ankara Şube Yöneticimiz Av. N. Betül Vangölü Kozağaçlı, İstanbul Şube Başkanı Av. Taylan Tanay ve İstanbul Şubesi yöneticileri Av. Güçlü Sevimli, Av. Güray Dağ, Av. Gülin Aydın ile önceki şube başkanlarımızdan Av. Serhan Arıkanoğlu ve Efkan Bolaç ile üyelerimiz Av. Özür Yılmaz, Av. Ebru Timtik, Av. Barkın Timtik, Av. Naciye Demir, Av. Günay Dağ, ve Av. Şükriye Erden'in ev ve bürolarına sabah 04:00 ten itibaren arama ve gözaltı işlemlerinin başladığını belirtti.

"Toplumsal muhalefetin ezilenlerin, devrimcilerin ve Kürtlerin avukatıyız"

Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Sekreteri Hüseyin Aslan, "Biz açıkca söylüyoruz; hiçbir baskı ve saldırı toplumsal muhalefetin avukatlığını yapmamıza engel olamayacaktır. Toplumsal muhalefetin avukatlaığını yapan üyelerimiz ve meslektaşlarımız yalnız değillerdir. Bu yaşadıklarımız bizim için yeni değidir. Devletin baskıcı politikaları ile ilk defa karşılaşmyoruz. Bizzat Derneğimiz tarihi süresince tanık olduğumuz 1980 cunta dönemi, 1990'lar Çiller ve Ağarlar dönemi, son olarak da 2000'ler ve AKP dönemi... Mesleğimize yönelik baskı ne kadar artarsa artsın, ne kadar genişlerse  genişlesin bu ülkede toplumsal muhalefetin ezilenlerin, devrimcilerin ve Kürtlerin avukatıyız" dedi.

Çağdaş Hukukçular Derneği adına basın açıklamasının  ardından CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur'da açıklama yaptı. Onur, Toplumsal Muhalefete yönelik bu baskı artık bardağı taşıran son damlayı aşarak şelale oldu. Bu anti demokratik ve toplumsal muhalete yönelik baskılar biran evvel son bulması gerektiğini vurguladı.

"Devrimci avukatları yola getiremeyecekler"

Çağlayandaki İstanbul Adalet Sarayı önündeki açıklamaların ardından onlarca avukat ve yurttaş  aramaların yapıldığı Halkın Hukuk Bürosu'na dek yürüdü. Yürüyüş esnasında sık sık "Baskılar bizi yıldıramaz", "Devrimci Avukatalar Onurumuzdur" ve "Gözaltılar serbest bırakılsın" sloganları atıldı.  Sonrasında polis tarafından etrafı çevrilen Halkın Hukuk Bürosu önünde basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını Halkın Hukuk Bürosu adına Av. Engin Gökoğlu yaptı. Gökoğlu, "Biz devrimci avukatlar hiçbir zaman baskılara boyun eğmeyeceğiz. Bu baskılar bizleri yıldıramayacak ve yola getiremeyecekler. Adalet istiyoruz, haklıyız kazanacağız" açıklamalarında bulundu.

İstanbul Barosu "Sıra heran bizede gelebilir"

DHKP-C'ye yönelik ülke genelinde 7 ayrı ilde yapılan baskınları baskınlara tepki olarak yapılan basın açıklamaların sonu İstanbul Barosundan geldi. Basın açıklamasını İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal yaptı. kocasakal açıklamada "üzülerek belirtiyorum ki Türkiye'de artık  ileri demokrasiden öte ileri faşizm yaşanıyor. Bugün kü operasyonlar bunun en büyük göstergesi.  Bu süreçte sıra heran bize de gelebilir. Savcılık ev adreslerimiz istedi barodan. Biz burada suç isnadına bakmıyoruz. Suç isnadı ne olursa olsun sürecin hukuksal işlerliği bizim için önemli.  Ki bu süreçte açıkca bir anti hukuk yaptırımları uygulanmıştır. Normal şartlar altında bir avukatın bürosunun aranabilmesi için barodan bir temsilci ve Cumhuriyet Savcısının aramalara refakat etmesi gerekir. Ama gelin görün ki sabahın ilk ışıklarında yapılan bu baskında büro kapısı polislerce kırılmış ve büroya avukatların gelmesi beklenmiştir. Bu operasyon sonucu 16 avukatın 10'u İstanbul Barosuna kayıtlı. Bİzler bu sürecin teminatı ve takipçisi olacağız" dedi.
                                                                                  Gökhan ÇELİK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder