Nisan ayından beri Maltepe sahili tel örgülerle çevrilerek halkın kullanımına kapatılmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi; Onaylanmamış bir projeye hatta planı bile olmayan bu alnada, dolgu işlemini ihale etmiş, Cengiz İnşaat ve AKM Yapı ortaklığı bu ihaleyi kazanarak kıyı boyunca önce harfiyat atıkları ile doldırmaya başlamıştır.
İBB Anadaolu yakasında yeşil alanların azlığı nedeniyle kıyı doldurarak halkın kullnımına açmak iddiasında... Tamamen kaçak olarak başlatılan uygulama işleminin ne olacağını, tel örgülerin ve saclarla kaptıkları alanın etrafına astıkları renkli panolara göre bu alanda; Spor alanları, çocuk oyun alanları, rekreasyon alanları ve hatta miting alanları dahi tasarlanmış.
Maltepe sahilindeki dolgunun büyüklüğü nedir?
Maltepe sahilinde yapılacak olan dolgu; Maltepe İDO iskelesinden başlayıp Küçükyalı'daki balıkçı barınağına dek uzanan 3,5 Km'lik kıyı boyunca denize doğru ortalama 400 M. genişliğindedir. Bu büyüklükte bir kıyı dolgusunun öncesinde bilimsel çalışmalar, incelemeler yapılmış mıdır? İlçe belediyesine gönderilen onaylı bir plan veya proje var mıdır? Maltepe halkına, görüşü sorulmuş mudur? cevabı HAYIR...
Plan çalışmaları bile dolgu işlemi başladıktan sonra yapılmıştır. Doğru bir planlama anlayışının temel ilkeleri olan; bilimsellik ve katılımcılık bu süreçte konu edilmememiştir. Deprem açısından büyük risk taşıyan dolgu alanları; bu planda miting ve festival alanları olarak, tüm anadolu yakasına bahşedilmiş bir nimet gibi sunulmaktadır. İstanbul içinde ve çevresinde aktif faylarıon varlığı ve 1999 gölcük merkezli depremde Yeşilköy Avcılar, Büyükçekmece ve Küçükçekmece'deki binaların zarar görmesi dolgu alanlarında büyük riski gözler önüne sermektedir. 1999 depreminde çıkardığımız ders bu kadarmış demek ki.... Planlamayla ilgli Kurum görüşleri bile tamamlanmadan alelacele hazırlanan bu planı, itiraz süresi bile bitmeden, yapılan işlerin yasal kılıfı olarak bizlere sunulmaktadır.
Deniz Ekosistemi...
Suya karışan toprak ve denizin çamur şeklinde çöken tabaka canlıların, bitki örtüsünün, mikro oragnizmaların ve balık yavrularının oksijensizlikten telef olmaların neden olabilmektedir. Diğer yandan yosun gibi bitki örtülerin üzeri kaplanarak balık canlılarının besin kaynakları yok edilmektedir. Kıyıların betonlaştırılarak suyun kendi kedini temizleme mekanizması tahrip edilmektedir. Kumluk, taşlık, gerekse de kayalık kıyılar birer canlı arıtma tesisi gibi çalışan bir çok mikro organizmaları, deniz canlıları ve yosunları barındırmaktadır. Kıyıların doldurulmasıyla ilk önce bunlar katledilmektedir daha sonra bunların yerine geçeceklerin yaşam ortamı da yok edilmektedir.
Maltepe dolgu alanı İstanbul'daki tek yer midir?
Hayır... Avrupa yakasında da Yenikapı'da neredeyse aynı büyüklükte ir dolgu alanı planlanmış. Hatta aynı zamanda ihale edilen bu alanda da hiçbir yasal mevzuat yerine getirilmeden dolgu işlemi başlamıştır.
Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkında kanun ile birlikte devletin üzerinde şekillenmesi gereken toplumsal adalate ve eşitlik zemini afete maruz kalmıştır. Anayasanın 56. maddesinde yer verilen konut hakkını göz ardı eden yasa, yerine dönüşüm, kiracıların durumu, geçici barınma sorunu, kaynak temini, toplumsal adalet ve eşitliğe uygun finansman modelleri ve tüm paydaşların dahil olduğu uygulama ortaklarının kurulmasına yöenlik ülkemizin gerçek ihtiyacı olan yasal boşluğu doldurmaktan, bu anlamda kentlerin afetlere dirençli hale getirilmesi hedefinden oldukça uzaktır. Ama görünen o ki istanbul koca bir şantiye alanına dönüşüyor. Bu şantiye atıklları içinde harfiyat ve moloz döküm alanlarına ihtiyaç var. Şimdilik bulunan çözüm ise bu atıkları denize dökmek....
Bizler;
Seçim meydanlarında halkı kandırırak oy avcılığı ile iktidara gelenlere denizlerimiz, kıyılarımız ve evlerimizi, derelerimizi, emeğimizi ve dünyamızı teslim etmeyeceğiz. Bu mücadelenin rant hırsına karşı yaşamdan adaletten, dayanışamadan ve eşitlikten yana olan herkesi bir arada durmaya davet ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder