
Anketlerle Arap dünyasının nabzını tutan ABD Maryland Üniversitesi Enver Sedat Barış ve Kalkınma Merkezi, bölgedeki yeni gelişmeleri yansıtan ''2011 Arap Kamuoyu Araştırmasını" paylaşmıştır. Araştırma merkezi Arap Kamuoyu araştırmalarını 2003 yılından beri düzenli olarak yayınlamaktadır. Araştırmanın başkanlığını aynı merkezde çalışmalarını devam ettiren Prof. Shibley TELHAMİ yapmaktadır. Telhami çalışmanın sonuçlarını geçtiğimiz pazartesi Brooking Enstitü’de bir toplantı ile açıklamıştır.
Araştırma Ekim ayı içerisinde Mısır, Fas, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün ve Lübnan’da 20 şehirde 3000 kişiye yöneltilen sorularla gerçekleştirilmiştir. Sorular çeşitli konulardan oluşturulmuştur. Bunlar:
· Arap Uyanışının gelecekte Arap dünyasını nasıl etkileyeceği ve Mısır, Yemen, Libya, Bahreyn, Suriye’de meydana gelen olaylar hakkında Arap halkının neler düşündüğü,
· Mısır Seçimlerinde halkın nasıl bir lider, politik sistem ve hangi ülkeyi model almak istediği,
· Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Obama’nın Ortadoğu’da algılanışı,
· Arap İsrail çatışmasının Araplar arasında özellikle Mısır halkında algılanışı,
· İran’ın nükleer programı hakkında Arap halkının düşünceleri,
· Dünya’da hangi Ülke ve Liderin etkili olmasını istedikleri,
· Arap halkının hangi kimliğe sahip olduğu,
· Arapların uluslararası medyayı nasıl gördüğü ve El-Cezire televizyonunun bölgede algılanışı gibi konulardır.
Araştırma, Türkiye’nin Arap baharında halklar tarafından nasıl algılandığına dair önemli sonuçlar içermektedir. Örneğin; araştırmanın birinci bölümünü oluşturan “Arap Uyanışı” başlıklı kısımda sorulan "Geçtiğimiz aylarda Arap dünyasındaki olaylara yönelik uluslararası tepkilere baktığınızda hangi iki ülkenin en yapıcı rol oynadığına inanıyorsunuz?" sorusuna beş ülkeden ankete katılanların % 50’si "Türkiye" yanıtını vermiştir. Ülkemizi sırasıyla; % 30 Fransa , % 24 ABD ve % 20 ile Çin takip etmiştir.
Sunumun altıncı bölümünde “Küresel Algılar” başlığı atında sorulan "En fazla hangi dünya liderine hayransınız?" sorusuna cevapları ise % 22 ile başbakanımız Erdoğan’dır. Geçen yıl olduğu gibi bu yılda lider olan başbakanımızı sırasıyla, % 13 Lübnan Hizbullah’ı lideri Hasan Nasrallah, % 13 İran lideri Ahmedinecad ve % 4 ile dokuzuncu sırada ABD başkanı Obama takip etmiştir.
Sunumun Mısır Seçimleri başlıklı kısmında öncelikle Mısırlılara ve daha sonra diğer ülkelerdeki Araplara sorulan"Devlet başkanınızın daha çok hangi lidere benzemesini istersiniz?" sorusunda da, başbakanımız Erdoğan % 38 ve % 31 ile liderdir. Listede Ürdün Kralı Abdullah, Nelson Mandela gibi liderler bulunmaktadır. ABD başkanı Obama ise aynı kategoride % 4 ile sekizinci sırada yer almaktadır.
Önümüzdeki günlerde seçimlerin gerçekleştirileceği Mısır’da, "Hangi ülkenin politik sistemini tercih edersiniz?"sorusuna verilen cevap ise % 44 ile "Türkiye"dir. Ülkemizi, % 10 ile Fransa, % 8 ile Suudi Arabistan takip etmektedir. Görüldüğü üzere anket çalışması Türkiye’nin, Arap baharında takındığı tavırların halk nezdinde kabul gördüğünü kanıtlar niteliktedir. Fakat bu sonuçların beş ülkedeki genel eğilimleri yansıttığı gözden kaçırılmamalıdır.
Anket çalışması sonuçlarının güvenilir olduğunu varsayarsak Türkiye ve başbakanımızın beş ülkede halkın gönlünü nasıl kazandığı sorusu ile karşı karşıya kalırız. Arap halklarının dünyayı; medya, İnternet aracılığıyla takip ederken Türkiye’de; demokrasi, laiklik ve Müslümanlığın bir arada yaşayabildiği modelini görmesi bu soruya verilecek cevapların başında gelmektedir.
Türkiye’nin Davos çıkışı ile başlayan ve Mavi Marmara olayı ile zirveye ulaşan İsrail karşıtlığı ve Filistin meselesine sahip çıkışı gönüllerin kazanılmasında etkili olan diğer faktördür. Bu sayede laik-Müslüman bir ülkenin başbakanı olarak Erdoğan, Arap liderlerinin meşruiyetlerinin sorgulanmasına neden olmuştur.
Anket çalışmasından olumlu çıkarımlar yapılabileceği gibi olumsuz çıkarımlarda yapılabilir. Anket çalışmaları kamuoyu yönlendirmeleri için de kullanılabilmektedir. Örneğin bu araştırmada ülkemiz ve başbakanımız her anlamda lider olarak sunulmuştur. Bu durum Arap kamuoyunda yanlış anlaşılmalara da sebep olabilir. Osmanlı devletinden sonra Türklerin tekrardan güçlü bir lider ile bölgeye hâkim olacağı hissinin Arap halklarında uyandırılmak istenmesi aklımıza ilk gelenlerdendir. Bunun yanı sıra, son zamanlarda Avrupa, Amerika ve Türkiye basınında sıkça tekrarlanan “Bölgesel Lider Türkiye” Suriye’ye müdahale etsin fikri anket sonuçlarıyla Arap halklarının zihinlerine kazınabilir.
Sonuç itibariyle dünya kamuoyunda Türkiye ve liderleri hakkında olumlu araştırma sonuçlarının sayılarının önümüzdeki süreçte artacağı öngörülmektedir. Yöneticilerimiz bu araştırmaları göz ardı etmemeli ve Arap halkları nezdinde yürütmeye çabaladıkları ilkeli - sorumlu, yumuşak güç politikalarını bırakmadan yollarına devam etmelidirler
Yazan: Araş. Gör. Can DEVECİ 25-11-2011
KAYNAKLAR
1-The 2011 Arab Public Opinion Poll, Anwar Sadat Chair for Peace and Development, http://sadat.umd.edu/new%20surveys/surveys.htm Erişim Tarihi 24.11.2011
2-http://www.brookings.edu/reports/2011/1121_arab_public_opinion_telhami.aspx Erişim Tarihi 24.11.2011
3- http://erusam.com/makale.php?id=74 Erişim tarihi 29.12.2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder